Yedi gün

Hakan Mertcan

Nasıl geçti, sensiz bir hafta
Yedi gün! Bütün iklim birleşti
ve kırk bin asır,
yoksun Antakya gibi…

Bir kez dokunabilmiştim oysa
kaçak ceylan sığınağı gözlerine,
bir kıvılcım atlayıverdi
ürkek bakışlı, ince belli parmaklarından
tek bir dokunuş,
ruhumu külliyen haşreden,
yeniden var etmeye kafi.

Sensiz yedi zehir zemberek,
ne geldi ne geçti
dünya yeniden yaratılırken,
her zamanki gibi fark edilmeden
ben-deniz, tecdiden,
Süveydiye’de seyreyleyen bakışların,
Musa Dağı Kel Dağı arası
çatılan kaşların,
coğrafyamın sırrı,
derd-i derûnum

Kaybolan ruhumun akisleri
kalbimin kabrinde birleşti
bir Paskalya yortusunda
on yedisinde artık
eski aşklardan kalma bir otuzbeşlik enkaz

Ey gönlümün denizi, dalgalandıran içimdeki dağları
ışığı sönen güneş ve kendine göçen yıldızlar ayaklandı,
verilmişken “ruhu şad olsun” hükmü,
dürmüşken ecel defterimizi,
ameller yeniden yazılmaya başlandı

Ey her yelkenin kendine açıldığı bahr-i bipayan!
Varlığın-yokluğun nuru.
Nereye gidersem seninle başlıyorum artık,
nerede kalırsam, sen!

(2010-2018)

(Ehlen Dergisi’nin 1. sayısında yayımlanmıştır, Mayıs 2023, Yıl:1 Sayı:1)