ANADİLİMİZ-1

Mahmut Ağbaht

“ÖNCE LEHÇE”

Neden mi? Temel bir yaklaşımdan hareketle: dilin temel düzlemi ‘konuşma’dır yani ilk basamağı ‘sözlü dil’dir. Birey anadilini konuşmuyorsa okuyup, yazmasının ne kadar anlamı var? Ölü dil dendiğinde konuşulmayan dil anlaşılır. Son konuşucusu ölünce dil de ölür. Bizler, ‘’anadilimizle var olmak’’ bunun yanında ‘’ikidilliliği bir değer olarak yaşatmak’’ istiyorsak öncelikle anadilimizi, Arapçayı konuşmalıyız. Kilit nokta anne-babalar ‘’önce anadili’’!

“BOZUK ARAPÇA YOK!”

Lehçe bozuk dil değildir. Lehçe tüm dillerde var, salt Arapçaya özgü değil!. Aslında kafa karıştıran Arapçanın iki değişkeli (diglossia) bir dil olması. Bu ne demek? Basitçe şu: Arapçanın kullanıldığı ülkelerde, toplumlarda üst ve alt değişkelerinin olması demek. Arapçanın üst değişkesi Fusha, Yazılı Arapça, Klasik Arapça, Edebî Arapça, Standart Arapça gibi adlarla ifade ediliyor. Alt değişke için Âmice, Konuşma Arapçası, Halk dili veya Diyalekt/Lehçe gibi adlar kullanılıyor. Her biri farklı düzlemlerde, alanlarda kullanılıyor. Standart Arapça (üst değişke), resmi dil statüsünde, kamuda, diplomaside, medyada, sosyal iletişim ağlarında, edebiyatta, eğitim alanında ve ağırlıkla yazılı düzlemde yaygın olarak kullanılıyor. Bu yönüyle Arap dünyasında bir nevi dilsel uzlaşımsallığı temsil ediyor. İslam uygarlığının da yazılı dini, ilmî, edebî, kültürel mirasının dilidir. Lehçeye (alt değişke) gelince; konuşucuları tarafından hayatın her alanında onunla iletişim kurulur. Medyada, sosyal iletişim ağlarında, edebiyatta sözlü düzlemin yanısıra yazılı düzlemde de bu dil kullanılır.

“İKİ DEĞİŞKE”

İki değişke de (lehçe ve Standart Arapça) birbiriyle etkileşim içindedir. Kullanıldıkları düzlemler arasında da kesişmeler var. Ama ikisini ayıran önemli özellik, Standart Arapçanın daha çok öğrenilen dile, lehçenin ise edinilen dile işaret ediyor olması. Edinmek, basit bir ifadeyle bireyin doğuştan itibaren anadilinde yetkin olma sürecidir. Birey bu süreçte bir eğitime ihtiyaç duymaz, çevresinden gelen seslere tepki verir, pasiftir. Anadilinde anlama ve konuşma düzlemlerinde yetkinlik sergilemeye başlar. Öğrenim ise, dil becerilerini (okuma, yazma) geliştirme süreci olarak ifade edilebilir, birey bu süreçte aktiftir. Eğitim alması gerekir. Bu açıdan, iletişimin temel aracı lehçe (alt değişke) önceliklidir. Çünkü lehçe anadilidir. Bu yüzden önce, ‘’Arapçamızı konuş’’ diyoruz.

GRAMERSİZ LEHÇE OLUR MU?

Lehçe, edinilen dil olduğundan yani konuşurları tarafından ‘doğal ortamda öğrenildiği’ için, Standart Arapçadan daha kolay, grameri basit ya da grameri olmayan bir dil olarak zannedilir. Hatta grameri olmadığı düşünülür. Oysa birey için, edinilen dilde grameri eksiksiz kullanmak doğal bir yetenek. Dil edinim yeteneği bir çocuk için, insan beyni için doğal bir kabiliyet. Hiçbir anne-baba bebeğe gramer, sözlük bilgisi vb. dil dersi vermez. 

Öte yandan, gramersiz bir lehçe, dil lehçe olması mümkün değil. Yüzyıllardır milyonlarca insan nasıl iletişim kuruyor?! Standart Arapçanın grameri, sözvarlığı lehçelere göre çok daha komplike, detay, geniş özellikler barındırabilir. Bu durum, Standart Arapçanın tarihsel serüvenine göre doğaldır, zaten. Anadili meselesinde birinin diğerinden gramer vb. bakımdan az ya da çok komplike olması çok önemli değildir. Her iki değişkeyi (Standart Arapça ve Lehçe) kendi tarihsel, sosyolojik, dilbilimsel bağlamında ele almak gerekir. (Not: Kaynakçaya son yazıda yer verilecektir.)

*Bu yazı, Ehlen Dergisi, Nisan 2014 Sayı 1, sayfa 13’te yayınlanmıştır.